Sosyal Medya

Kürsü

Oysa ABD’nin teröre verdiği destek hiç de gülünç değil - Kurtuluş Tayiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan



ABD DışiÅŸleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Mark Toner, ErdoÄŸan’ın eleÅŸtirilerini diplomatik üslubun dışına çıkarak “Gülünç” olarak niteledi ve ABD’nin YPG’ye silah desteÄŸi vermediÄŸini savundu. Benzer bir açıklama da ABD’nin Ankara BüyükelçiliÄŸinden geldi.

ElçiliÄŸin internet sitesine konulan açıklamada –ki adeta bir sivil toplum kuruluÅŸu ifadesiyle- “YPG-PKK’ya silah vermiyoruz, nokta” dendi. CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan ise dün bu açıklamalara tepki göstererek, ABD’nin harf oyunlarına baÅŸvurarak gerçeklerin üzerine örtemeyeceÄŸini, belirtti. Nitekim ABD’nin PYD/YGP’ye verdiÄŸi silah, mühimmat, eÄŸitim ve danışmanlık hizmeti sır deÄŸil. Bizzat PYD’nin başındaki isim olan Salih Müslim, 14 Ekim 2015’te ABD’nin kendilerine 50 ton silah ve mühimmat gönderdiÄŸini açıkladı ve bunun devamının da geleceÄŸini sözlerine ekleme gereÄŸi duydu. Ayrıca PYD ve PKK’ya olan silah ve mühimmat desteÄŸi, Amerikan senatosunda bile ciddi rahatsızlık uyandırmıştı. Hatırlanacak olursa Savunma Bakanı Ashton Carter, senatörlerin bu konuyla ilgili soruları karşısında sıcak terler dökmüştü. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi’nde 28 Nisan 2015'te düzenlenen bir oturumda, Cumhuriyetçi senatör Lindsey Graham’ın soruları karşısında Savunma Bakanı Carter, PYD’nin PKK ile baÄŸlantılı bir örgüt olduÄŸunu kabul etmek zorunda kalmıştı.

Senatör Graham’ın, Carter’a yönelttiÄŸi asıl can alıcı soru ÅŸuydu: “Türklerin, bizim YPG’yi silahlandırmamızdan rahatsızlık duyması sizi ÅŸaşırtıyor mu?” Savunma Bakanı’nın yanıtı ise tek kelimelikti: “Hayır.” Senatör Graham’ın, “Peki Türkler, ABD’nin YPG’yi desteklemesine razı mı?” sorusuna Carter, yine kısa ve net yanıt vermiÅŸti: “Hayır, deÄŸiller.” Amerika Savunma Bakanı’nın, PKK ile YPG’nin baÄŸlantılı örgütler olduÄŸunu ve ABD’nin buna raÄŸmen YPG’yi silahlandırdığını kabul etmesi şüphesiz kayıtlara geçen önemli bir bilgi ve belgedir. ABD, PKK ile baÄŸlantılı PYD/YPG’yi silahlandırmanın ileride sıkıntı doÄŸuracağını bildiÄŸinden, askerî yardımları; Ekim 2015’te alelacele kurulan “Suriye Demokratik Güçleri” adlı yeni oluÅŸuma yönlendirdi. Yüzde 80’nini YGP’nin oluÅŸturduÄŸu bu askerî yapılanmanın yüzde 20’sini de yine PYD’ye baÄŸlı Süryani, Ezidi ve Arap güçleri oluÅŸturmakta.

Bugün ABD’nin “YPG’ye deÄŸil, SDG’ye silah desteÄŸi verdik” yönündeki savunması, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın ifadesiyle ABD’nin baÅŸvurduÄŸu bir “harf oyunundan” öte anlama sahip deÄŸil. ABD, harf oyunlarıyla, algı operasyonlarıyla zihinleri bulandırmayı o kadar baÅŸarmış durumda ki, PKK’yı silahlandırdığı gerçeÄŸini bile kimse tartışma konusu yapamıyor. Bırakalım YGP’yi, PKK’yı silahlandıran kim? BaÄŸdat yönetiminin PKK’ya yönlendirdiÄŸi silah ve para desteÄŸi kimin sayesinde mümkün oldu? ABD silahları Irak ordusuna, BaÄŸdat yönetimi de PKK’ya mı yönlendiriyor? Silah yardımının dolaylı olması, ABD’nin PKK’ya silah ve mühimmat yönlendirdiÄŸi gerçeÄŸini deÄŸiÅŸtirir mi? YPG’ye verilen silahlar sanki PKK’ya verilmiyormuÅŸ gibi!

ABD’nin hem YPG’yi, hem de PKK’yı destekleyip silahlandırdığı gün gibi ortada. ABD’ye göbekten baÄŸlı olan medya bu gerçeÄŸi örtbas etmekle meÅŸgul ancak devlet, bu gerçeÄŸi açık açık ABD’nin önüne koymak zorunda. 20 Ocak’ta görevi devralacak olan Trump’la yapılacak görüşmenin ilk gündem maddelerinden biri, “ABD’nin terör örgütlerine verdiÄŸi destek” olmalı. ABD’nin terör örgütü FETÖ, YPG ve PKK’ya olan desteÄŸi son bulmadan iki ülke arasındaki iliÅŸkilerin normalleÅŸmesi mümkün deÄŸil.

AKÅžAM

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.